23.1.07

MUCİZE YARATAN CÜMLELER

Sayısız kitapta, meşhur Ne Biliyoruz Ki filminde, ve bir sürü röportajda, bu işin ustası kişiler, beynin yapısı itibariyle, anıların ve hayallerin arasındaki farkı anlayamadığını görüyoruz. Yani çok aşık olduğunuz bir dönemi düşündüğünüzde, ya da aşık olma hayali kurduğunuzda, beynin aynı hücreleri aynı tepkileri veriyor. Ve biliyoruz ki, inandığımız şey bizim gerçeğimiz oluyor.

İlk yapmanız gereken şu: yaşamınızda düzeltmek istediğiniz şeylerin birer listesini yapın. Sonra bulduklarınızı önem sırasına göre derecelendirin. Bir tek hedef üzerinde çalışıp, onu tamamladıktan sonra diğerine geçmek her zaman için daha verimli sonuçlar getiriyor çünkü… Hedefinizi belirledikten sonra, kendi cümlelerinizi kurun, bunları okumak mı istiyorsunuz, dinlemek mi, buna karar verin. Yapabiliyorsanız ikisini de yapın. Hatta küçük notlar halinde ceplerinizde de gezdirin ve fırsat buldukça tekrarlayın. Olumlama cümlelerinin tekrarlanma sıklığı, gerçekleşmesini de yakınlaştıracaktır, bunu unutmayın.

Yeni bir aşk mı istiyorsunuz;?
Ben sevilen ve neşeli bir insanım.
Sevmeyi ve sevilmeyi hak ediyorum.
Sevgiyi özgürce ifade ediyorum.
Sevgi ve mutluluk verici ilişkileri hayatıma çekiyorum.
Tam da istediğim gibi bir sevgili, şimdi hayatımda.

İstediğiniz maddi bolluk ve bereket mi yoksa?
Hayatıma düzenli ve bol para akışı var.
Karşıma sürekli altın değerinde fırsatlar çıkıyor.
Bolluk ve bereket içinde yaşıyorum.
Evrenin bana sunduğu imkanları şükranla kabul ediyorum.
Şu anda yaşadığım parasal bolluğun tadını çıkartıyorum.

Sanatsal yeteneklerinizi açığa çıkarmak istiyor olabilir misiniz peki?
Yaratıcılığımı kolaylıkla ifade ediyorum.
Yaratıcılığıma güveniyorum.
Yaratıcı enerji ile doluyum.
Özgürce yaratıyorum.
İçimdeki ışık, yarattıklarımla etrafa saçılıyor.

Bu verdiğim örneklerde göreceğiniz gibi, mümkün olduğunca kısa cümlelerle, kendi cümlelerinizi kurabilirsiniz. Önemli olan sıklıkla tekrarlamanız ve tüm cümlelerin şimdiki zamanı yada geniş zamanı işaret ediyor olması. Geçmişe dair cümleler kurmak işimize yaramayacaktır.

Çok basit öyle değil mi!

Dileklerinizin, hakkınızda hayırlı olmasını ve çabucak gerçekleşmesini diliyorum ben de..

Sevgilerimle!

Milliyet blog

20.1.07

NEDENİNİ BUL, KİLOLARDAN KURTUL

Aynaya baktığımızda kendimizi muhteşem hissettiğimiz anlar, yaşamın içinde kaç gün yapar diye düşündünüz mü hiç? Genellikle kendimizden memnun olmayız ve bunun temeli fazla kilolarımıza dayanır.

Sürekli olarak yediklerimizin kalorisini hesaplarız, diyetlerle yaşarız, spor yapmaya çabalarız, yediklerimizi kusarız…bir sürü yol dener, birkaç kilo verir ama kısa zamanda yeniden onlara kavuşuruz.

Gerçekten de su içse bile yarayan insanlar vardır hayatta. Hatta nefes alırken kilo alanlar bile vardır.
Bunun temel sebebi, bilinçaltımızın şişmanlığa odaklanmış olmasıdır. Biz istemesek bile içimizdeki “BEN” şişman olmayı seçmiştir bir nedenle. Bu nedeni bulup, onunla tanıştığımızda çözüm yoluna girmişiz demektir.

Reiki eğitimleri ve terapileri sırasında, özellikle kadınların, en çok kilo sorunundan kurtulmak istemeleriyle karşılaşınca araştırdım, buldum, eğitim aldım ve artık benim, Holistic Weight Loss Facilitator sertifikam var.

İdeal kiloya ulaşmakta başarısız olan, zorlanan ve ulaşıp da o noktada kalamayan danışanlarıma uyguladığım bir terapi bu.

Bilinçaltının neden kilolu olmayı seçtiğine ilişkin yazılı bir araştırma çalışması ve ardından 20dk süren bir enerji transferiyle, var olan blokajları çözüp sorunları temizliyoruz..

Güzel olan yanı, bunu bir arada yapabileceğimiz gibi, uzaktan da yapabiliyor olmamız.. Böylece kimseye ne yaptığınızı söylemek, günlerce bir merkeze gidip gelmek, aç durmak, spor yapmak…zorunda değilsiniz. Ben, siz ve bilinçaltınız paylaşacağız bu sırrı. Diğerleri sizin yeni formunuza tanıklık edecekler sadece..

18.1.07

PİRİT


İrade gücünü arttırır.
Diğer insanlarla armoni halinde çalışmayı gerçekleştirir.

17.1.07

AMBER


Guatr ve bronşite karşı iyidir.

16.1.07

OPAL


Latince adının anlamı "göz taşı"dır. Geçmişte göz hastalıklarının tedavisinde kullanılırmış.
Ümit duygusunu arttırır.
Sevgi ve şevkat simgesidir.
Eklem iltihabına iyi gelir.

MAGNETİT


Karaciğere iyi geldiği bilinir.
Geride kalmış düşünce ve alışkanlıklardan kurtulmaya yardımcı olur.

ELMAS


Bulunduğu yerdeki negatif enerjiyi temizler.

15.1.07

TURMALİN


Hem pozitif hem negatif kutuplara sahip olan engel taşlardandır.
20dk kadar elde tutulması durumunda kişiyi şarj edip, enerjiyle doldurur.
Korkuyu uzaklaştırır.
İlham verir.

AVENTURİN


Sınırsız imkanlar taşıdır.
Vizyonu genişletir. Yeni ufuklar açar.
Kalbin yakınına yerleştirildiğinde, kalbi diğer insanların olumsuzluklarından koruyacak bir enerji yayar.
Bu taşın Yeşim taşı ve Pembe Kuvars arasında bir yumuşaklığı vardır.
Sizin, fazla hassaslaşmadan yumuşak ve açık yürekli olmanızı sağlar.
Kalbini kapattıktan sonra şimdi yeniden açmaya hazırlanan kimseler için yatıştırıcı bir etki yapar. Bu pürüzsüz taşı göğsünüzün üzerinde doğrudan cildinize temas ettirmek en iyi yoldur.
Şayet taş sivri ise, o zaman sivri ucu yukarıya getirmek gerekir.
Kendinizi sınırlanmış, engellenmiş, dar düşünce kalıpları ya da modası geçmiş davranışlar içine sıkışmış hissettiğinizde bu taşı kullanabilirsiniz.
Özellikle kendi bildiğini okuyan genç insanlar için çok uygundur.
Yaşlılıkla savaşmakta etkilidir.
Aventurin neşe saçıcı bir taştır ve kullanımı ile hem kullanan kişiye hem de onun çevresine neşe duyguları getirir.

14.1.07

RUTİL KUVARS


Depresyonu azaltır.

Enerji kaynağıdır.

Negatif Enerjiden Korur.

Rutil kuvarslar, sıkıntılı bir günün getirdigi olumsuz duygu ve düsüncelerin çözümlenerek uzaklaştırılmasını sağlar.

Zihin açıklığı ve özgürlük duygusu verir.

Gerilimlerin çözümlenerek yok edilmesine yardım eder.

11.1.07

REİKİ ÖĞRETİLERİ

Hayat ne kadar zor değil mi?
İş yerinde canımızı sıkan bir müdürümüz var. Sevgilimiz bugün aramadı. Kredi kartının ödemesi geldi ama cepte para yok. Çocukların okulundan kitap listesi gelmiş, alınacak. Akşama yemek yok. Vitrindeki çizmeler çok güzel ama çok pahalıydı. Bu tatile çıkamayacağımız üçüncü yılımız. Kayınvalideler bu hafta sonu da gelecekmiş. Yan komşu yeni bir araba almış, tam da kapının önüne park etmiş. …vs.vs

Yaşamın içindeki tüm sıkıntıların en ağırını biz taşıyoruz diye düşünüyoruz. Ta ki, ölümcül bir hastalığa yakalanmış birini duyana, bir trafik kazası seyredene, depremde evi yıkılanları hatırlayana kadar bu düşünceyi taşıyor, sonra kısa bir süre için durumumuza şükrediyoruz ama dedim ya, sadece kısa bir süre.. Sonra yeniden dünyanın en ağır yükünü taşıyan hamalın yine kendimiz olduğuna karar veriyoruz. Bu böyle sürüp gidiyor. Kısır döngü dedikleri tam da bu işte..

Kişisel gelişim kitaplarında okuduğum “anı yaşa”, “mutlu ol”, “dün ve yarın yok, zaman bir illüzyon”, “mutluğu dışta aramayın içte arayın” “iste zengin ol”, “çalışmana gerek yok, niyet et olsun”…. cümleleri, her ne kadar çok çekici gelse de gerçeklikten uzak geliyordu çünkü hiçbir kitapta tam olarak ne yapacağımı anlatan bir cümleye denk gelemiyordum. İstediklerimin olması bir yana, hep istemediklerimi deneyimliyordum. Yarına ödenecek bir sürü faturam varken, çatım akıyorken, nasıl olacaktı da ben mutlu olacaktım bunu bir türlü anlayamıyor, anladığımı sandıklarımı da uygulayamıyordum.

Ne zaman ki Reiki ile tanıştım ve eğitim sürecim başladı, işte o zaman söylenenlerin ne demek olduğunu kavramaya başladım.

Reiki’nin fiziksel sağlığımız üzerindeki etkilerinden belki de çok daha önemli olduğu içsel huzuru sağlayacak öğretileri, kafamda oluşan yüzlerce soru işaretini ortadan kaldırmaya yetmişti.

Özellikle bugün için öfkelenme
Özellikle bugün için endişelenme
Evrenin sonsuz bereketi için şükret
Ekmeğini dürüstçe çalışarak kazan
Komşularına karşı dostça davran

Her şey bu beş cümlede saklıydı işte. Yaşamın sırrı, mutluluğun reçetesi, mucizelerin başladığı nokta…hepsi bu kadar basitti.

Özellikle bugün için öfkelenme.
Gün içerisinde nelere öfkelendiğimi yazdım önce. Okuduklarım; aslında ne kadar basit şeylere öfkelendiğimi, enerjimi nasıl negatife çevirdiğimi anlatan, gelip geçici şeylerdi. Önyargılarım çoktu. Edinilmiş kalıplarım vardı. Empati yeteneğim gelişmemişti. Bir anda parlıyordum, sonra sabun köpüğü misali sönüyordu öfkem ama arada kırıcı olduğum kadar kırılıyordum da.. Bunu fark ettiğim anda, öfkemi nasıl kontrol edebileceğimi düşündüm. Nefes almak, aklıma ilk geleni söylememek, empati kurmak, sesimi yükseltmeden konuşmayı denemek.. Sadece bunlar bile tartışmaları çıkarmaya yetmişti hayatımdan.
Özellikle bugün için endişelenme.
Gün doğmadan neler doğar, gelin ata binmiş ya nasip demiş, Mevla görelim neyler, neylerse güzel eyler…biz atasözleri çok olan bir toplumun fertleri olsak da yine de değerlerimizi göz ardı ediyoruz. Son ana kadar her şeyin değişebileceği ihtimali varken, zamansız endişeler için hayatımızı karartmamızın anlamsızlığını fark ettim. Örneğin, bir yere gideceksem gidemeyebiliyordum, 2 hafta sonraki bir ödeme için derin düşüncelere dalarken hiç ummadığım bir yerden para gelebiliyordu. Olumlu ya da olumsuz gibi görünen, ama en önemlisi benim kontrolümde olmayan şeyler yaşamın içinde sık sık karşıma çıkıyordu. Bu yüzden de ne sıkıntılarım ne de hayallerim konusunda çok fazla ısrarcı düşünceler üretmemeye başladım. İşe yaradı.
Evrenin sonsuz bereketi için şükret.
Beni en çok etkileyen ve yaşamımı değiştiren madde bu oldu. Tanrı’yla yaptığım konuşmaların neredeyse büyük çoğunluğunun hep sahip olmak istediklerimle ilgili olduğunu anladım. Oysa zaten bir sürü şeyim vardı. Ailem, arkadaşlarım, sağlığım, organlarım, yiyeceğim, sevgilim, param, kitaplarım, giysilerim, zıtlıkları anlamam için problemlerim..
Bunların birinden bile yoksun olanların varlığını fark ettiğimde, utanç duydum kendimden. Bu kendimle ilgili yaşadığım en zorlu yüzleşmelerden biriydi sahiden de.
O andan itibaren her sabah uyandığım için ve benimle olan her şey için şükrettim. Hala da ediyorum.
Ekmeğini dürüstçe çalışarak kazan.
Bu en kolay olanıydı. Çünkü zaten haram yememeyi, çalmamayı, dolandırmamayı öğreten bir aileden geliyordum. Boğazımdan geçen her lokma emeğimle kazanılıyordu.
Komşularına karşı dostça davran.
Buradaki komşular bana göre, yaşamımın içindeki herkesi kapsıyordu ve benim için yine kolay bir maddeydi. Büyük kırgınlıklarım, kavgalarım yoktu zaten, öfkemi kontrol etmeyi becerdiğim andan itibaren tüm ilişkilerim çok daha verimli ve sağlam temelli ilerlemeye devam etti.

Bu maddeler sayesinde, yaşamda küçük görünen ama aslında farkındalığı çok arttıran ve değeri çok yükselten gelişmeler yaşadım ve mutlu olmak adında dev bir adım atmış oldum.

Deneyin. Faydalarını kendi yaşamlarınızda deneyimleyin.

Sevgiyle..


afetidevran

10.1.07

TANIŞALIM

Benim çocuğum yok ama ben de birinin çocuğuyum. Şimdi olmasa bile, anılarım arasında, hastalandığımda hemen yanıma koşan ve başımda bekleyen annemin; ağrıyan yerime dokunması, saçımı okşaması, dudaklarıyla ateşimi ölçmesi…gibi fotografları hatırlayabiliyorum.

Fiziksel bedenimizde bir ağrı hissettiğimizde, hepimizin otomatik olarak yaptığı ilk şey, elimizi ağrıyan bölgenin üzerine koymaktır. Bunu neden yaptığımızı bilmeyiz ama daima yaparız. Sevgi ve özen ileten, o bölgeyi önemsediğimizi işaret eden bir dokunuştur bu ve çok anlamlıdır. Bu içgüdüsel dokunuş sırasında hem ellerimizi hem de enerjimizi kullanırız. Evrendeki tüm canlıların sahip olduğu bir yaşam enerjisi vardır. Yaşam enerjisi düşük olan insanlar daha kolay ve daha sık hasta olurlar. Yaşam enerjisi yüksek olanlar ise daha dayanıklıdırlar. Yaşamdaki en büyük amaçlarımızdan biri, bu enerjiyi yüksek seviyelerde tutmaktır ve bu nedenle de çeşitli yollarda ilerlemekteyizdir. Reiki de bu yollardan biridir.

Sözünü ettiğimiz bu yüksek enerji, Japonlarda Reiki olarak bilinirken, farklı toplumlarda farklı adlandırılır; Çinlilerde chi, Hintlilerde prana, İbranilerde ruach...
Kelime anlamı olarak; Rei, her yerde varolan, evrensel; ki, ruhsal yaşam enerjisi anlamına gelmektedir.

Reiki bedenin doğal kendini iyileştirme yeteneğini güçlendirir. Canlılığı ve dayanıklılığı artırır, bedende, zihinde, duygularda ve aurada çalışır. Reiki tedavisi bloke olmuş enerjiyi salıverir ve gevşemeyi sağlar, stresi azaltır. Bedeni hem enerjisel hem de fiziksel toksinlerden temizlemeye yardım eder ve zamanla dayanıklılığı, sezgiyi, meditasyonu ve spiritüel tekamülü güçlendirir.

Reiki tıbbi tedavinin bir alternatifi değildir ve kuralları arasında teşhise yeltenmemek de vardır. Hasta kişilere, öncelikle tıbbi tedaviye yönelmesi önerilir. Reiki ve diğer yöntemler, bu tedaviyi destekler nitelikte çalışır; iyileşme sürecini hızlandırır, ağrı ve acıları azaltır. Bu, Reiki’nin iyileştirebileceği anlamına gelir. Aynı zamanda şunu göz ardı etmemek gerekir ki, birinin herhangi bir hastalıktan bir veya daha çok Reiki uygulaması ile iyileşeceğinin bir garantisi yoktur. Çoğu durumlarda Reiki, birlikte kullanıldığında tıbbi tedavinin etkilerini güçlendirir.
Reiki’de asıl bilinmesi gereken, zarar vermediği ve herhangi bir zarar verici amaç için kullanılamayacağıdır.

Reiki uygulayıcısı olmak isteyen bir kişinin ilk yapması gereken, eğitim almaktır. Reiki eğitimi 4 aşamalı bir eğitim sürecidir. Her aşamada, teknik bilgiler ve uygulamalar anlatılır, ardından da o aşamaya ilişkin uyumlama (inisiyasyon) yapılır. Bu uyumlamadaki amaç, öğrencinin enerjiye daha güçlü bir şekilde ulaşmasıdır. Uyumlamalar bedenin enerji kanallarındaki blokajları temizler, şifacının kendi yaşam enerjisini artırır ve kişiyi Reiki’nin kaynağına bağlar. Bu kaynak şifacının istediği herhangi bir şekilde adlandırılabilir, Allah, Tanrı, Evren, İsa, Buda, Doğa.. Reiki herhangi bir din ile ilişkili olmadığından, kaynak dilediğince tanımlanabilir. Herkes bu uyumlamaları alabilir ve Reiki’ ye kanal olabilir, özel yetenekler gerektirmez ya da belirli bir dini görüşü benimsemek, bir tarikat, dernek, örgüt..üyesi olmak gerekmez. Tek gereken, bir Reiki Master tarafından inisiye edilmektir. Bunu herkes, kendine uygun olduğunu düşündüğü ve hissettiği bir eğitmenle irtibata geçerek yapabilir.
Uyulmamalar bir kez alınınca, ömür boyu Reiki enerjisine boyunca sahip olunur..

Uyumlamalar ve tedaviler alıcının kişisel iyileşmesini hemen başlatır. Çok sık olmamakla beraber, çalışmaların akabinde, uygulanan kişide, aşırı gaz, ishal veya huysuzluk gibi fiziksel belirtiler veya duygusal tepkiler gözlemlenebilir. Bu bir tür detoks işlemidir. Bu yaklaşık 21 gün sürer, rüyalarda artış, canlılık, yaşamda alışık olmadığımız kadar iyi hissetme dürtüsü bile bize anormal değişiklikler gibi gelebilir. Bu nedenledir ki, Reiki tedavisi veya uyumlaması alan herkese bol su içmesi önerilir. Su, çoğu zaman, görülebilecek belirtileri azaltır yada yok eder.

Reiki şifa terapisi esnasında, uygulayıcı kişi, şifanın gerçekleşmesine niyet ederek ellerini rahatsızlığı olan kişinin üzerine koyar ve enerji akmaya başlar. Reiki enerjisi zekidir, enerji nereye gideceğini, ne yapacağını bilir; kendi akışını yönlendirir. Bu nedenledir ki, uzaktan şifa göndermek de aynı oranda etkilidir. Eğitim ve uyumlamaların ardından, kendinize, diğer insanlara, bitkilere, hayvanlara, geçmiş ve geleceğe enerji göndermek mümkündür. Böyle düşününce Reiki’nin hayatımızın her alanında kullanılabilir olduğunu bilmek, yaşama ayrı bir bakış açısı kazandırır.

Reiki’nin şifa etkilerinin yanı sıra bir işlevi daha vardır o da, aydınlanma yolunda yardımcı olmaktır. Tedavide olduğu gibi, yine aydınlanma garantisi vermez, ancak düzenli kullanım sayesinde, enerji titreşimlerini yüksek tutmaya ve evrensel bütünlüğe ulaşmaya yönelik ışık tutar. Böylece içimizdeki Ben’le tanışmak, sevgi uyum ve şefkatle yaşamak daha kolay hale gelir.

2002 senesinde migren ağrılarım yüzünden tanışıp başladığım Reiki sayesinde, bugün buralardayım. Migrenden kurtulmanın ötesinde, sayısız insanla tanışmama, onlara eğitim vermeme, anlatırken daha da çok öğrenmeme sebep olduğunu, kendimi arayışıma çok önemli bir ışık tuttuğunu, Bir ve Beraber olduğumuzu anlayarak yaşamanın yaşamıma kattığı güzellikleri söylemeden yazımı bitirmek istemiyorum.

Usui Reiki Master, Kundalini Reiki Master, Golden Triangle, Gümüş Mor Alev, Full Spectrum Healing, Holistic Weight Loss Facililator eğitimlerine sahibim.

Burada; bildiklerimi paylaşmak ve bilmediklerimi öğrenmek için varım.

Sevgiyle…